Hasan Doruk Yazıları

Hasan Doruk ile ilgili 44 yazı bulunmaktadır. Sayfa 2


Yeşilçam’ın Muhafazakâr Kralı

16 yıl boyunca, Yeşilçam’ın bir numarasıydı. Kral, unvanını taşırken zorlandığı muhakkaktı; şöhretin sorumluluğunu hakkıyla teslim etti.

Şairlerin Âşık Olduğu Kadın

Nahit Fıratlı (Gelenbevi) Hanım; Cumhuriyet dönemi Türk Edebiyatı’nın en önemli şairlerine ilham veren, yol gösteren, dertlerini paylaşan, evini/sofrasını açan, bazılarına kalbini aralayan tarifi/anlatılması gerçekten zor/imkânsız hanımdı.

Yeşilçam’ın Görünmeyen Şarkıcısı

Belkıs Özener (Özyenginer), ablası Gönül Yazar gibi, geleneksel müziğimiz, Türk Sanat Müziği parçalarına hayat verdi.

Tefecilik Yapan İmam

Meşhur diğer bir ‘ribahor’, Laleli Camii Selâtin Vaizi ‘Mardinî Şeyh’ idi. Sivri dilli, herkesi eleştiren, hediye göndermeyene çamur atan, pek aç gözlüydü.

‘Erkek Güzeli Sefil Bilo’

İlyas Salman’ın hayatı - baştan sona! - yokluk/yoksulluk senaryosuydu. Zorlu/çetin şartlara karşı koymakla/durmakla geçti. 4 yaşında, küçük kardeşinin diri diri yanışını seyretti. Çaresizliğin acımasızlığını/zalimliğini yaşadı. Sonraki yıllarda hep olumsuzluklara/haksızlıklara karşı durdu/sesini yükseltmeye çalıştı.

Tesettürlü Sosyalist Şaire

Yaşar Nezihe (Bükülmez) Hanım, hayata, zorluklara, haksızlıklara, yolsuzluklara direndi. Ezilenin yanında, ezenin/despotun karşısındaydı. Şaire kimliği ile ilgi uyandırdı. Türk edebiyatının 1 Mayıs temalı ilk şiiri onun imzasını taşıyordu.

Hasırı ‘Yorgan’ Tabutu ‘Döşek’ Edinen ‘Baba’!

‘İnci Baba’ lakaplı Mehmet Nabi İnciler, hazır cevaptı, girişkendi, farklı meziyetlere/zevklere sahipti; çevresini şaşırtmayı severdi. İtalyan asıllı, ABD vatandaşı, Şikago Mafyası’nın ünlü şefi - merhum! - Al Capone’nin hayranıydı. İdolünün mezarını ziyaret etti, şanına uygun muhteşem çelenk yaptırdı. Ellerini açıp ruhuna ‘Fatiha’ bile okudu

Orduyu Teyakkuza Geçiren İdam

Yassı Ada, denizde gemilerin, havada uçakların, karada piyadelerin çok sıkı denetimine/gözetimine alınmıştı.

Akıl Hastanesinde Zincirlenen Ünlü Film Yıldızı

Türk Sineması’nın Küçük Hanımefendisi Belgin Doruk’un Son İsteği: Hayat Hikâyesinin Sinema Filmi Ya Da Televizyon Dizisi Yapılmasıydı…

Belgin Doruk’un Suya Düşen Hayali

Beyazperdenin Küçük Hanımefendisi Belgin Doruk; içinde bulunduğu ekonomik çıkmazı aşmak için çareler arıyordu.

‘Fahri Menajer’ Öztürk Serengil

Öztürk Serengil; 1970 sonrası ekonomik krize giren Yeşilçam’ın pek çok ünlü ismine yardımcı oldu; para kazanmalarını sağladı. Sinema seyircisi; hayranlık duyduğu isimleri gazino sahnelerinde dikkatle, hayranlık dolu merakla izledi.

Hayvansever Feridun Çölgeçen

Yeşilçam Sokağı’nın Amerika görmüş; Hollywood’un havasını solumuş ve filmlerde rol almış oyuncularından birisi de Feridun Çölgeçen’di.

Ayakkabısından Şampanya İçilen Kadın

Cahide Sonku’nun tabutunu taşıyacak sekizinci adam zor bulundu. Hayattaki tek varlığı, kızı, Ender de annesinin cenazesine katılmadı.

Cenaze Namazı Kıldırılmayan Ülkücü

‘Ülkücü’ Mustafa Pehlivanoğlu ile ‘Devrimci’ Necdet Adalı aynı gün asıldı; 12 Eylül’ün mimarları (!) ne sağda, ne de solda olduklarını icraatlarıyla gösterdi.

Karısından Tokat Yiyen Ulaştırma Bakanı

Mehmet Barlas; anılarını Dün Dündür/Mehmet Barlas Kitabı’nda topladı. Güncel siyasetin tanınan üstat yazarı, usta gazeteci hatıralarında ünlü/toplumun önündeki insanların şaşırtıcı hikâyelerini anlatıyor.

Çanakkale Şehidi Hemşire Erica

Alman asıllı gönüllü hemşire Erica; Kocaçimen Dağı eteklerinde Yalova mevkiindeki sahra hastanesinde Osmanlı askerlerine şifa dağıtırken; - 17 Aralık 1915 günü öğleden sonra! - İngiliz bombardımanında top mermisiyle parçalanarak şehit düştü.

Tarım İşçiliğinden Emekli Olabilen Aktör

Eşref Kolçak; Yeşilçam sinemasının yaşayan en yaşlı üyesiydi. Hatıralarıyla, filmleriyle, yakın ve uzak çevresiyle sinemamızın önemli şahidiydi. Hep maddi sıkıntı içindeydi; günü birlik yaşadı; ama her zaman iyimserdi ve çok çalışkandı. En büyük hayali de: Film setinde can vermekti. Çünkü sinema en büyük sevdasıydı…

Cahide Sonku’nun Önlenemeyen Düşüşü

Cahide Sonku; güzelliği, kabiliyeti ve zenginliği ile özlenen/imrenilen bir hayat sürdü. Kıskanıldı; sevildi; dedikodusu yapıldı ve parmakla gösterildi. Masallardan çıkıp gelmiş prensesti. Ama sonu çok kötüydü. Bir elinde büyük ispirto şişesi, öbür elinde bekçi düdüğüyle hayatın kendisine biçtiği son başrolü oynadı. Hem de kendinden geçercesine…

Akıl Hastanesine Düşen Star

Yıldız dergisi sayesinde ortaokul son sınıf öğrencisi iken bütün Türkiye tarafından tanınan Belgin Doruk, ani yakaladığı şöhretin sefasından çok cefasını çekti.

İstanbul’a Hükümdar Olan Baldırı Çıplak

Patrona Halil adlı, Beyazıt Hamamı’nda tellâklık (kesecilik!) yapan ‘baldırı çıplak!’ fitili ateşledi. 3 kıtada hüküm süren Osmanlı’nın payitahtı İstanbul’u adeta işgal etti; bazen tek başına, bazen de kurduğu ‘ihtilal meclisi’yle yönetti. Kanun koydu; ferman saldı; dilediği adamı dilediği yere getirdi; istediği devletlûnun kellesini al(dır)dı; en önemlisi de hükümdar indirdi.