Emir Timur’un Mezarı Açılınca

‘Her kim mezarımı açarsa, başına beklemediği kadar büyük belâ gelir!’

Emir Timur’un Mezarı Açılınca

‘Her kim mezarımı açarsa, başına beklemediği kadar büyük belâ gelir!’

Bu özdeyiş Timur’a mı aitti kesin bilinmez; ama Özbekistan’da herkes tarafından hatırlanır ve doğruluğuna inanılırdı. Pek çok Türk asıllı hükümdarın mezarı gizli iken, Timur ve soyundan gelenler, geçmişten aldıkları güçle kendileri ve akrabaları için görkemli türbeler yaptırdı. Makamları asırlar boyunca birer ziyaretgâh ve kutsal mekân kabul edildi. Her zaman mistik bir saygıyla yaklaşıldı; çoğunlukla da evliya mertebesinde görüldü.

Stalin; Timur’a atfedilen özdeyişten ve yaptıklarından etkilendi; nasıl bir kişilik olduğu konusunda kesin bilgi edinmek istiyordu. Sovyet antropolog Mikhail Gerasimov ve ekibini Timur’un mezarını açtırıp, fizyonomik özelliklerini incelemeleri emrini verdi. Gerasimov; Semerkand’daki türbeye gelip çalışmalara başladı; yerel halkın ve yöneticilerin şiddetli itirazlarına rağmen emri uyguladı. Timur ve soyundan gelen diğer hükümdar ve şehzadelerin iskeletleri birer birer özel kutulara alındı. Tarih 19 Haziran 1941’di; arkasında rejimin her türlü desteğini olan ekip Moskova’ya doğru yola çıktı. 

22 Haziran 1941’de - mezarın açılışından üç gün sonra! - Alman Orduları; Hitler’in direktifi gereği Rus sınırını aşıp hızla ilerlemeye başladı. - 1945’de savaş sonuçlandığında, SSCB’nin insan kaybı - yaklaşık - 20 milyon civarındaydı! - 

Gerasimov; tarihi emanetleri Moskova’ya getirdikten sonra Stalin’in emrini harfiyen uyguladı. Timur’un bir büstünü, çeşitli tablolarını yaptırdı; iskeletini ülkenin ünlü ortopedistlerine inceletti. Tarihçilerin yazdıkları doğruydu: Timur gerçekten aksaktı, bir ayağı diğerinden daha uzundu. Geniş omuzlu, iri parmaklı ve ortadan biraz uzun boya sahipti. Diğer hükümdarların ve şehzadelerin de büstleri ve tabloları yapıldı.

Mikhail Gerasimov ve arkadaşları; incelemelerini tamamlayınca Kasım 1942’de Semerkand’a döndü. Timur ve diğer hanedan üyelerinin cenazeleri islâmî usullere uygun şekilde mezarlarına yerleştirildi. Ünlü özdeyişin bulunduğu taş plaket de kabirdeki yerini aldı. 

Alman ordularının yıldırım harekâtı ile Moskova’ya gelmesi, Timur’un sözünü ettiği ‘büyük belâ’ mıydı?

Definden üç gün sonra Sovyet orduları karşı harekâta başladı; Alman kuvvetleri böylesi bir direnç ve saldırı beklemiyordu. 

Emir Timur huzura kavuşunca bedduası etkisini yitirmiş miydi?

31 May 2019 22:43
2,961 kez okundu

Ali Hikmet İnce



Benzer Yazılar

Karısı Yarı Çıplak Oynatılan Padişah

Yıldırım Beyazıt’ın eşi Olivera Despina, yarı çıplak vaziyette oynatıldı ve huzurda bulunanlara içki servisi yapmak zorunda bırakıldı.

Cenazesi Moskova’ya Götürülen Türk Hükümdar

Emir Timur; taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmadı. Kan dökücülük, yok edicilik, baş eğdiricilik de rol modelini - Cengiz Han’ı! - hiç aratmadı. Hep Müslüman halklar ve devletlerle didişti/dövüştü…

Mezarı Açtırılıp Kemikleri Yaktırılan Halife

Emir Timur; 1400 yılının son baharında Suriye’yi fethetti. Şam’a girdiğinde de Muaviye ve Yezit’in süslü mezarlarını yerle bir ettirdi. Yezit’in mezarını açtırıp kemiklerini yaktırdı. Sahabe olduğu için Muaviye’nin cenazesine dokunmadı.

Hayvan Vagonlarında Sürgün

Stalin yönetimi, Devlet Savunma Komitesi kararına dayanarak, 110 bin civarındaki soydaşımızı, 210 köyden alarak ‘hayvan yüklenen’ kargo (!) trenleri ile Orta Asya’ya sürdü.

KGB’nin Ölüm Listesindeki Ünlü Aktör

Sovyetler Birliği’nin 2. Genel Sekreteri Joseph Stalin (1878-1953) sıkı bir western ve John Wayne hayranıydı.

Stalin’in Dışkı Laboratuvarı

Stalin, - 1940’dan itibaren! - ülkesini ziyaret eden yabancı devlet adamlarının - liderlerin psikolojik durumlarını, zayıf-kuvvetli yönlerini analiz edebilmek için dışkı inceleyen özel birim - laboratuvar! - kurdurdu.

Nazım’ın Hayatını Kurtaran Şair

SSCB Yazarlar Birliği Genel Sekreteri Aleksandr Fadeyev, Nazım Hikmet’in hayranı ve dostuydu.

Stalin, Nazım’ı Öldürtmek İstedi

Sovyet diktatörü Stalin’in Nazım’ı öldürtmek istediği; ünlü şairin özel şoförünün operasyonla görevlendirildiği yazıldı.

KGB’nin Ölüm Listesindeki Ünlü Aktör

Sovyetler Birliği’nin 2. Genel Sekreteri Joseph Stalin (1878-1953) sıkı bir western ve John Wayne hayranıydı.

Cenazesi Moskova’ya Götürülen Türk Hükümdar

Emir Timur; taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmadı. Kan dökücülük, yok edicilik, baş eğdiricilik de rol modelini - Cengiz Han’ı! - hiç aratmadı. Hep Müslüman halklar ve devletlerle didişti/dövüştü…

Nazilere Mezarlarında da Rahat Yok

Nazi lideri Adolf Hitler’in anne ve babasının mezar taşları kaldırıldı. Hitler’in yardımcısı Rudolf Hess’in mezarı açıldı; kemikleri çıkarıldı ve fırında yakılıp, külleri açık denize döküldü.

Shakespeare’in de Kafatası Kayıp

Shakespeare’nin mezarında inceleme yapan ilim adamları ünlü edebiyat adamının kafatasının kayıp olduğunu ortaya çıkardı.

Cervantes’in Mezarı Bulundu Ama

Ünlü İspanyol romancı, Don Kişot’un yazarı Miguel de Cervantes’in (ölümü 1616) kayıp mezarı 400 yıl sonra bulundu.

Hitler’in Karısı da Yahudi Çıktı

Tarihe ‘Yahudi soykırımını yap(tır)an lider’ suçlamasıyla geçen, Alman Nazi Partisi’nin değişmeyen Führer’i Adolf Hitler’in son büyük aşkı, nikâhlı karısı Eva Braun Aşkenaz Yahudisi çıktı.

75 Cente Orijinal Hitler Tablosu

Bit pazarından 75 cente alınan suluboya tablonun, Adolf Hitler’e ait olduğu belirlendi.

Hitler’in Türkiye’yi İşgal Planı

Hitler’in Alman Gizli Servisi’nde çok güvendiği elemanlardan oluşan bir gruba Türkiye ile ilgili ‘çok gizli’ bir işgal planı hazırlattığı iddia edildi.

Hitler’in İnönü’yü Öldürme Ve İhtilal Planı

Hitler’in Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’yü Nazi politikalarına karşı çıktığı için öldürtmeyi planladı.

Nazilere Mezarlarında da Rahat Yok

Nazi lideri Adolf Hitler’in anne ve babasının mezar taşları kaldırıldı. Hitler’in yardımcısı Rudolf Hess’in mezarı açıldı; kemikleri çıkarıldı ve fırında yakılıp, külleri açık denize döküldü.

Diğer Türk Tarihi Yazıları

‘Türk Kasabı’ Kuyucu Paşa / 2

Kuyucu Murat Paşa, hac vazifesini de yerine getirdi. Yemen Beylerbeyi iken, ‘Seyfullah’ - ‘Allah’ın Kılıcı’! - diye bilinen ünlü Arap komutan Hâlid bin Velîd’in palasını bulup satın aldı! Tarihçiler, ‘Giriştiği savaşlarda Velîd’in silahını kullandığını,’ yazacaktı!

‘Türk Kasabı’ Devşirme - 1

Kuyucu, 90’ına ulaşmış inatçı ihtiyardı. Devleti ve padişahı, her daim ‘nimet’ bildi. Aldığı em(irle)ri, harfiyen - hatta fazlası ile abartarak! - uyguladı. ‘Devşirme yönetimindeki’ Osmanlı’nın Anadolu’da katlanılmaz dereceye varan icraatına karşı durmaktan başka çaresi kalmayan kişilere ve kitlelere karşı, tarihte örneğine pek az rastlanan kanlı sindirme harekâtına girişti!

Hadım Edilen Veziriazamlar

İslam Peygamberi Hazret-i Muhammed’in şiddetle yasaklamasına rağmen, sonraki dönemlerde ‘halife’, ‘hükümdar’, ‘padişah’ vb. sıfatları taşıyan çoğu yönetici, ‘hadım personeli’ el üstünde tuttu. Harem(lerin)in namusunu, şahsi güvenliklerini ‘iğdiş’ kişilere emanet etti. Devlet yönetimde en üstün mevkilere kadar yükseltti. Osmanlı’da da çok sayıda ‘hadım’/‘burulmuş’ yüksek yönetici ve hatta sadrazam mevcuttu!

Osmanlı'nın İlk ‘Hadım’ Sadrazamları

Osmanlı’nın Balkan’dan devşirdiği, hadım ettirip, Enderun’da eğitime aldığı sonra da devlet görevi verdiği kişiye ‘Akağa’ denirdi. Aralarından beylerbeyi, vezir, ordu komutanı ve hatta sadrazam(lar) çıktı. İlk ‘buruk vezîr-i âzam’ da, ‘Hadım Ali Paşa’ydı!

‘Paşanın Güzel Karısına Göz Koyan’ Padişah

Çeyrek asırlık süreçte her gün ölüm korkusuyla yaşayan Şehzade İbrahim, tahta çıkınca hayattan kâm almaya girişti. Harem, - yakın çevresinin ve yağcılarının da yardımıyla! - güzel cariyelerle dolup taştı. Ama Padişah’ın gözü doymadı. Kendine methedilen evli hanımlara da el atmaya, gönül eğlendirmeye kalkıştı!

Fatih’in ‘Çapkın’ Şehzadesi

Fatih’in 2. oğlu, Şehzade Mustafa, askerliğe yatkındı, şiir söylerdi. Yakışıklı, hareketli ve ‘hercaî’ idi. Saray’ın ve hareminin cinsi latiflerini kendine hayran ederdi. ‘Güzelleri yalnız bırakmayı sevmediği,’ kayıtlara geçildi. Bu yüzden de hayatını yitirecekti!’

‘Zânî!’ Maymunları İdam Ettiren Molla

Molla Abdülkerim Efendi, Sultan Murâd-ı Sâlis’in şehzadelik döneminde hocası, sonradan da saray imamı ve en güvendiği ‘akıldane’siydi. Padişah’a her dediğini yaptır(ır)dı. Rumeli Kazaskeri iken ününün/cesaretinin doruklarına tırmandı.